Ağustos Böceği Ve Karınca
Zamanın birinde bir ağustos böceği ile bir karınca yaşarmış.
Ağustos böceği ve karınca. Koca ormanda ne bir kurtçuk ne bir sinek. Artık havalar oldukça soğuk ve yağışlı imiş. Keyfine oldukça düşkün olan ağustos böceği saz çalar şarkı söyler ve tüm vaktini eğlenerek geçirirmiş. Minik karınca sıcağa rağmen sürekli çalışıyor evine bulabildiği yiyecekleri taşıyormuş.
Mevsimlerden yaz ayıymış ve güneş etrafı kavururcasına ısıtıyormuş. Karınca kapıyı açtığında karşısında soğuktan titremekte olan ağustos böceğini görmüş ve ona ne istiyorsun ağustos böceği demiş. Eğlenmeyi oldukça seven bir ağustos böceği varmış. Ağustos böceği ile karınca masalı oku tembel.
Ağustos böceği bütün yaz saz çalmış şarkı söylemiş. Bütün bir yazı şarkı söyleyerek geçiren ağustos böceği kışın gelmesi ile birlikte zor günler geçirmeye başlamış. Bu ağustos böceği devamlı saz çalar şarkı söylermiş. Yaz gelince öderim hem de.
Ağustos böceği işte o anda yaptığı hatanın farkına varmış ve kendi kendine bundan sonra böyle bir hata yapmayacağına söz vermiş. Ağustos böceğinin aklına karıncanın kışa hazırlık yaptığı ve gidip ondan yiyecek isterse ona yardım edeceği gelmiş. Aman karınca kardeş demiş hâlim fena. Karınca ve ağustos böceği masalı bir zamanlar ormanın içinde çok çalışkan bir karınca yaşarmış.
Derken güzel sıcak günler bitmiş kış gelmiş. Karınca ile ağustos böceği masalı sesli dinle. Kış gelince havalar soğumuş ve yağmurlar başlamış evinde hiç. Karakış birden bastırınca şafak atmış zavallıda.